Tutunmadık ipine, şaşkınız, perişânız
Atılan her mermiye cümle ümmet nişânız
Denizler kan doludur, dağlar ceset yığını
Yıktı kafir topyekun ümmetin otağını
Seni anan dillerden damlamaz zerre ihlas
Bu yüzden hiç eksilmez gönüllerde keder, yas
Kurudu gözyaşımız alevlerin dilinde
Ah u figân yükselir cümle İslam ilinde
Secdeler iz bırakmaz nur olup alınlarda
Paslandı tüm kılıçlar bir asırdır kınlarda
Ümmetin sadıkları gittiler birer birer
Koşuyor her cepheye yetmek için tek bir er
Çocuklar dolduruyor va’d edilen cenneti
Bunca ölüm sarsmıyor uykudaki ümmeti
Sultanlar sana geldi başsız kaldık cihanda
Binbir oyun içinde zevke daldık cihanda
Dilimizde dua var, gönlümüzde bin günah
Bu yüzden çekmekteyiz gözyaşıyla her gün ah
Gelincik tarlasıdır, Suriye, Mısır şimdi
Sormuyoruz gidenler kaç yaşında ve kimdi
Kalkmıyor ufkumuzdan kan dumanı ve sisi
Nereden buldu ümmet bunca mel’un habisi
Âlemlere rahmetsin, yine sar, kuşat bizi
Hırkanın gölgesine ümmet diye kat bizi
Yetiş ki kalmayacak Allah diyen âlemde
Toplanacak ümmetin korkarım cehennemde
Sen derle, topla bizi, iplerinle esîr et
Her çağın varisini kalblerimize pîr et
Sana ümmet oldukça Allah’a kul oluruz
Senden uzak kalırsak değersiz pul oluruz…
Ölmeyi öğret bize yolunda Hamza gibi
Sensin Ya Rasûlallah ümmetinin sahibi…
Yine açsın kubbeler her bahar çiçek çiçek
Nice nesiller gelsin aşkla candan geçecek
Deveran etsin ümmet Fatihlerle Yavuz’la
Dağlar denizler aşsın, hakiki kılavuzla…
Mahşerde başlar eğik, yüzler kara çıkmasın
Cehennemin korkusu ümmetini yıkmasın
Yetiş Ya Rasûlallah, zayıfsınız deme âh
Sen imdâd eylemezsen olmaz ümmete sabâh
Kâfî’nin feryâdına Ravza’ndan bir cevâb ver
İlk defa verir gibi Hak’tan bize kitâb ver…
Kâfî
15 Nisan 2014 Saat: 14.46
Son Yorumlar