İçinde yaşadığımız şartlar hepimizi zorlayan ve dini
Yaşantımızı etkileyen bir hal almıştı ne yazık ki..
Her geçen gün aile yuvaları dağılmakta,bazı kıymetli
Değerlerimizi takdir edilememektedir..
Ve eğer kısa bir zaman içinde bir şeyler yapmazsak,
Bizden sonraki nesiller tüm manevi değerlerden uzak
Olacaklar..
Evimizin huzürundan ve geçiminden büyük oranda mes’ul
Olan biz hanımlar,evliliğe kutsal bir vazife şuuruyla bakmalıyız.
Özellikle yirmi yaşın altındaki evlenecek gençlerimiz daha farklı
Bakıyorlar evliliğe..
Mesul’uliyetlerini bilmiyorlar bu yaşta..
Sadece toz pembe bir hayat olarak düşünüyorlar evliliği..
Sevgi,saygı,güven,anlayış,fedakarlık,paylaşma,sabır,değer verme,ve buna benzer üstün ahlaki meziyetler ,evliliğe ilk adımı
Atarken özellikle biz hanımların dikkate almaları lazım
Gelen hususlardır.
Bu saydıklarımız içinde özellikle de..
“sevgi evin sağ direği,saygı evin sol direği,güven ise evin çatısı gibidir.”
Nasıl ki,bir ev direkleri olmadan ve çatısız bir şeye benzemiyorsa,
Sevgisiz,saygısız, ve güvensiz de bir yuva kurulamaz..
Evlenecek çağa yeni gelmiş gençler sanırlar ki hayat,
Sadece hislerle sürüp gider..
Halbuki evlilikte hislerin etkisi kısa zamanda geçer…..
Sabır olmadan huzurlu bir aile hayatı olamaz..
Bazen bir tarafın öfkesi ,hiddeti,havayı gerginleştirebilir..
Bundan dolayı Efendimiz(s.a.v.) aile hayatında sabra bilhassa
Dikkat çekmiştir.
Hazret Ali(r.a.) da sabrın ehemniyetini söyle anlatmaktadır.
“Başın ,bedendeki yeri,sabrın imandaki yeri gibidir.Çünkü,
başı olmayanın bedeni,sabrı olmayanın da imanı olmaz.”
Evet,aile hayatında kadın ve erkek duygulu ve neşeli hareket etmelidirler.
Hassas davranmalı ve birbirlerinin acı ve üzüntülerine
Ortak olmalıdırlar..
Takva sahibi olmak ne güzeldir..
Buna sahip olan kişi evlilikte,sevgiyi,saygıyı,güveni daha
İyi yaşar..
Son Yorumlar